Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) yasası olarak bilinen yeni sosyal güvenlik yasasının Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesinin ardından başvurular alınmaya başladı. EYT’lilerin başvuruları devam ederken; sektörde birtakım iş kollarında ciddi sorunlar ortaya çıkar hale geldi. Bu sorunların çözümü için maaş üzerine maaş artışı yapılırken; başka bir tarafta da işçi ve işvereni arasında başlayan dava sonuçlandı.
25 sene boyunca çalıştığı fabrikadan emekli olduğu gerekçesiyle işten çıkartılan çalışan, İş Mahkemesi’nin yolunu tutmuştu. İşe iade davası açan davacı emekli işçi; emeklilik nedeniyle yapılan fesihlere ilişkin yönetim kurulu kararının objektif olarak uygulanmadığını, davalı işveren tarafından yapılan feshin geçerli nedene dayanmadığı gibi gerekçeleri sunarak, işe iadesine ve mali sonuçlarına karar verilmesini talep etmişti. Karara ilişkin haber Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’nden geldi.
İŞ AKDİ TARTIŞMASI MAHKEMEYE TAŞINDI
İş akdinin feshinin haklı sebebe dayandığını savunan davalı tarafın avukatı, davanın reddini istedi. Mahkeme, davalı işveren tarafından yapılan feshin geçerli nedene dayanmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verirken; şirket ise, emekliliğin gelmesi halinde iş sözleşmesi gereği geçerli neden ile fesih haklarının bulunduğunu belirterek istinafa başvuru yaptı. Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’nin baktığı davadan ilginç bir karar çıktı.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 7. HUKUK DAİRESİ KARAR VERDİ
Yönetim kurulu kararı ile üst düzey yöneticiler hariç müdür ve alt kadrolarda çalışıp emekliliğe hak kazananların iş sözleşmelerinin fesih edildiğini bu nedenle de bu kararın objektif ve genel olarak uygulandığını bildiren şirket, konuyu Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’ne taşıdı. Emsal nitelikte bir karar veren Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/2 maddesinde açıkça, feshin geçerli nedenlere dayandığının ispat yükü davalı işverene verildiğini hatırlatarak, kararı paylaştı.
DAVA, İSTİNAFTA ESASTAN RET YEDİ
Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’nin aldığı kararda; “İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin şartlarına uyduğunu, daha sonra içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunu kanıtlayacaktır. Olayda; davacının çalışma süresi 04/11/1996-30/03/2021 tarihleri arasında olup, emeklilik (08) kodu ile çıkış bildirimi verilmiştir. Fesihten itibaren zorunlu arabuluculuk aşaması ile sonrasında davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı ve davacının iş güvencesi hükümlerinden yararlandığı anlaşılmıştır” ifadeleri yer aldı. Ardından kararını duyuran Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi, şu ifadeleri kullandı:
“İlk derece mahkemesi kararını gerekçesinde; emekliliği gelen işçilerin iş sözleşmelerinin fesih edilmelerine ilişkin yönetim kurulu kararının eşit – objektif olarak uygulanmadığını, fesih sebebinin açık – kati olarak belirtilmediğini, davacı ile aynı statüde bulunup emekliliği gelmesine rağmen çalışmaya devam edenlerin bulunduğunu belirtilmiştir. Bu durumda, işe iadeye yönelik verilen karar dosya çerçevesine uygun olup, istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Bu halde incelenen kararın usûl ve esas yönlerden hukuka uygun olduğu anlaşılmış ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.”
EYT MAAŞLARI ARTIRMAYA BAŞLADI
EYT’lilerin de işten çıktıktan sonra işe dönememesi halinde başvuru yapacakları emsal bir karar veren Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’nin yanı sıra piyasada işler biraz karıştı. EYT sonrası sanayide yetişmiş usta bulmakta zorluk çeken şirketler, teknik kadronun yani mavi yakanın maaşlarını 40 bin ile 60 bin TL arasına kadar yükseltti. Böylelikle mavi yaka maaşları bu ay beyaz yakaları aştı.