Haberler

Serviste Yapılan Bir Hata, Mahkemelik Olmasına Neden Oldu! Emsal Karar Oluşturabilir! Dikkatlice Okuyun, Yargıtay Kararı Bozdu!

İçindekiler

Bir turizm ve nakliye şirketinin kendi firmasına ait bir aracı 55 bin kilometre bakımı için anlaşmalı servisine götürmesi üzerine başlayan süreç kapsamında şirket, araca bakım esnasında yapılan işlemlerden dolayı davacı oldu. Bu kapsamda bakım esnasında motoru değiştiren servisten değer kaybı ve çalışmamaya ilişkin yaşanacak olan kayıptan dolayı davacı olan şirket, “rutin bakım için hatasız olarak servise teslim edilen aracın başka bir motor takılması ile ayıplı hale gelip değer kaybettiği ve aracın değer kaybetmesinin yanı sıra kiraya verilememesinden dolayı oluşan zarar gerekçesiyle dava açtı.

Dava kapsamında, toplam 159 bin 334,07 TL tazminat talep edilirken; davalı taraf, “Davacının araçtan yararlanamaması gibi bir durumun söz konusu olmadığını, aksine motoru, turbosu ve triger seti tamamen yenilenen aracın değer kazandığını, dava konusu aracın davacının sunduğu kira sözleşmesinde belirtilen araçla aynı olmadığını ve davacının hiçbir zararının bulunmadığını” ifade ederek, söz konusu davanın reddini istedi. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde başlayan dava, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nde son buldu.

YEREL MAHKEME DAVAYI KISMEN KABUL ETTİ

İki tarafından işletme olması nedeniyle Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülen davada yerel mahkeme, davayı kısmen reddederken; kısmen de kabul etti. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin verdiği kararda şu hükümler yer aldı:

“Bilirkişi heyetinden alınan raporlara göre dava konusu araca sıfır kilometre yeni bir motor takıldığı, aracın iki yıl boyunca kullanılan motorunun davalı tarafından değiştirilmesinin herhangi bir değer kaybına neden olmayacağı gerekçesiyle aracın onarımı sırasında oluştuğu ileri sürülen arıza nedeniyle 135 bin 834,07 TL araç bedeli talebinin ve davalı şirketin iyi niyetle aracın motorunu masrafı kendisine ait olmak üzere bütünüyle değiştirmesi nedeniyle gerekçeleri oluşmayan manevi tazminat isteminin reddine, aracın servise bırakıldığı tarihi ile teslim alınması için gönderilen ihtarnamenin tebliğ tarihi arasında on yedi gün olduğu, aracın teslim edildiği gün düşüldüğünde hatalı onarım nedeniyle aracın davalı şirkette kaldığı 16 gün için 8 bin TL kira geliri kaybı oluştuğu gerekçesiyle de davanın kısmen kabulü ile, 8 bin TL maddi tazminatın işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddin karar verilmişti.”

YARGITAY DEVREYE GİRDİ

Yerel mahkemeden gelen kararı inceleyen Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, görülen dava sonucu, “Davacı, davalı servisin hatalı hizmeti sonucunda aracının hasar gördüğünü, motorunun değiştirilmesi nedeniyle ayıplı hale geldiğini ve değer kaybına uğradığını, yapılan yazışmalardan da olumlu cevap alınamadığını ileri sürerek, gelir kaybı yanında aracın değer kaybına da neden olunduğunu ileri sürmüştür” dedi. Ardından raporu inceleyen Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, olaydaki çelişkili hususlara şu şekilde değindi:

“Alınan bilirkişi kurulu raporuyla, aracın rutin bakımının yapılması için davalı şirkete teslim edildiği, sonrasında yağın konulmaması nedeniyle aracın motorunun yanmış olduğu, hatanın servis in işleminden kaynaklanıp, tamir edilemeyeceği nedeniyle davalı tarafından (0) km yeni bir motor takıldığı ve değer kaybının söz konusu olamayacağı bilirkişi raporuyla belirlendiğinden bahisle davadaki bu istem reddedilmiştir.”

YARGITAY, YEREL MAHKEMENİN KARARINI BOZDU

Bilirkişi kurulu tarafından tutulan ek rapora ilişkin de incelemelerde bulunan Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, “Ek raporda bilirkişi kurulu, ikinci el araç ile sıfır kilometredeki araç arasındaki fiyat farkının temeli, aracın motorunun yorulmasından kaynaklandığını, ikinci el araç değerleri belirlenirken kaç kilometrede olduğunun büyük önem arz ettiği, davacı şirketin aracının motorunun 55 bin 686 km yol yapmışken, motorunun yenisiyle değiştirilmesinin araçta meydana getireceği değer artışının orijinalliğinin bozulmasının sebep olacağı değer kaybından daha fazla olacağından bahisle kök rapordaki görüşünü tekrarlamıştır” dedikten hemen sonra bu kararın neden yanlış olabileceğini açıkladı ve yerel mahkemenin kararını şu hükümler ile bozdu:

“Oysa motor değişikliğinin araçta meydana getireceği değer artışının ve değer kaybından daha fazla olması hayatın olağan akışına aykırı olup, araçta kısmen de olsa değer azalacağı kuşkusuzdur. İkinci el araç alınırken araçta sadece motor kilometresine bakılarak karar verilmediği, aracın kaza geçirip geçirmediği gibi diğer unsurlar da belirleyicidir. Bu nedenle mahkemece otomotiv sektöründen yeni bir bilirkişi seçilmek suretiyle aracın değer kaybının objektif kriterler gözetilerek belirlenip, alınacak rapora itirazlar karşılanıp, gerektiğinde çelişki halinde yeni bir rapor alınmalı ve hasıl olacak sonuca uygun karar verilmelidir.”

YARGITAY, YENİ KARARI VERDİ

Yerel mahkemenin kararı ilk olarak bozan Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, ardından yeni bir karar verdi. Yeni karar kapsamında, “Davacı tarafından bakımının yapılması amacıyla davalı şirkete teslim edilen araçta motor değişikliği nedeniyle oluştuğu ileri sürülen zararın tespiti bakımından hükmün dayanağı bilirkişi raporları alınmış ise de; raporu düzenleyen bilirkişi heyeti işin tekniği konusunda uzman olmadığı gibi, raporda yapılan dava konusu araçta iki yıl boyunca kullanılan motorun sıfır kilometre yeni bir motor takılarak değiştirilmesinin herhangi bir değer kaybına neden olmayacağına yönelik tespit de doğru olmamıştır. Zira araçta yapılan motor değişikliğinin değer artışına değil değer kaybına neden olacağı, aracın değerinde kısmen de olsa azalma ve motor değişikliği sonucu ikinci el olan araç ile sıfır kilometre yeni araç arasında fark olacağı kuşkusuzdur” diyen Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, verdiği kararı ise şu hükümler ile açıkladı:

“Bu durumda mahkemece; HMK’nın 266 ve devamındaki madde hükümleri gereğince otomotiv sektöründe uzman olan yeni bir bilirkişi seçilerek gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp davacının talep ettiği değer kaybı zararı, aracın tamir tarihi itibariyle hasarsız haldeki ikinci el değerinin serbest piyasa şartlarına göre tespit edilmesi ve tamirden sonra aracın yaşı, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği dikkate alınarak serbest piyasa şartlarında ikinci el araç değerinde ne kadarlık bir azalma olacağının objektif kriterlerle tespit edilmesi suretiyle hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir.”

Ali Servi

Merhaba,Makale ile ilgili düşüncelerinizi yorum yaparak veya [email protected] mail adresimize mail ileterek bilgi sağlayabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu